12 Kasım 2018 Pazartesi

BOŞLUK

İnsan sevmeyi bilmeli, insan saymayı bilmeli. Ruhunu dinlemeli,dinlendirmeli. Müziğin ritmine aldırmadan dans etmeli insan, severek öpmeli, severek sarılmalı. Boşluktan sıyrılmalı işte.
Boşluk... İnsanın içinde kocaman bir yer kaplar. Kimi zaman yok eder her şeyi, kimi zaman hapsolur içine, çıkamaz oradan. Bazen ürkütücü, bazen korkusuzdur orası. Nereye adım atsan, nereye dönsen çarpamazsın bir şeye. O kadar boş ki bir o kadar da dolu. Kayboluyor insan içinde. Sevmeyi arıyor, ama elinin değdiği bir yer yok, ne aradığını ne bulduğunu bilemiyor. Bilmek istiyor mu gerçekten? Korkuyorsun sen de, içine hapsolduğun şeylerden, kaçıyorsun. Oysa ruhunu teslim etmelisin, aldırış etmeden,düşünmeden, bazen geçmişi yok etmelisin beyninden... 
Olmuyor değil mi? Yok ettiklerin daha doğrusu yok edemediklerin. Kaçtığın yerde buluyor seni en istemediğin, en ummadığın zaman diliminde. Orası doldurulamayan bir boşluk işte. Tamamlanamayan bir yara gibi. İnsan yaralarını kendi sarmalı, üzerine tuz basmalı, acısını içine atmalı. Kendi yaralarını kapatmalı. Bazen kapanmayan yaraları görmeyelim diye yara bandı sarmalı. İçine atarak bir boşluğa koymalı. Acısını kendi hissetmeli, acısını içine çekmeli... 

Canın acıyor mu? 
Benim bazı anlar da canım çok acıyor. Bazı anlar da canım acıyor... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ÖZGÜR OLMAK NEDİR?

Özgürlüğün herkesçe bir tanımı vardır, herkesin özgürlük anlayışı farklıdır. Kimine göre esaretten kurtuluş, kimine göre sağlık, kimin...